ÖZET
Amaç:
Kuru göz hastaları ve sağlıklı bireylerde kornea topografi tekrarlanabilirliğini araştırmaktır.
Gereç ve Yöntem:
Katılımcıların kornea topografi ölçümleri alındı (Sirius; Costruzione Strumenti Oftalmici, Florence, İtalya). Elde edilen kalitenin %90’dan fazla olduğu ölçümler kabul edildi. Minimum ve santral kornea kalınlığı, aköz derinliği, tepe eğriliği, ön kamara hacmi, horizontal ön kamara çapı, iris-kornea açısı, kornea hacmi ve ortalama simüle keratometre ölçümleri değerlendirmeye alındı. Tekrarlanabilirliğin değerlendirilmesi için grup içi korelasyon katsayısı kullanıldı.
Bulgular:
Kuru gözü olan 33 hasta ile 40 sağlıklı birey çalışmaya dahil edildi. Gruplar yaş (39 [18-65] ve 30,5 [18-65] yaş, p=0,198) ve cinsiyet (E/K: 4/29 ve 8/32, p=0,366) açısından benzerdi. Her iki grupta da bütün parametreler, yüksek grup içi korelasyon katsayı değerleri ile mükemmel tekrarlanabilirlik gösterdiler (>0,90).
Sonuç:
Sirius kornea topografisi ile alınan ön segment ölçümlerinin kuru göz hastalarında da tekrarlanabilir olduğu görülmüştür. Klinik rutinde ve araştırmalarda bu hastalardan alınan ölçümlere güvenilebilir.
Giriş
Hassas ön segment ölçümlerine olan ihtiyaç yeni ve daha güvenilir cihazların geliştirilmesine yol açmıştır. Oftalmolojik cihazlar tekrarlanan ölçümlerde aynı değerleri verebilmek için mükemmel korelasyon sağlamalıdır. Birçok oküler hastalık için yeni tanısal ve tedaviye yönelik yaklaşımlarınların geliştirilmesiyle, ön segmentin hassas analizi intraoküler lens hesapları, keratokonus, katarakt ve refraktif cerrahi, kornea cerrahisi, kontakt lenslerin seçimi ve glokom gibi çeşitli nedenlerle giderek önem kazanmaktadır. Korneal topografi, hızlı ve hassas ön segment ölçümleri yapılmasına olanak sağlamaktadır.1 Sirius topografi cihazı (Sirius; Costruzione Strumenti Oftalmici, Floransa, İtalya) Scheimpflug kamera ve Placido-disk topografiyi birlikte barındıran bir cihazdır ve çok çeşitli ön segment parametrelerinin hızlı ve hassas olarak değerlendirilmesine olanak sağlar.1 Yakın zamanda yapılan çalışmalar, Sirius ve benzer korneal topografi sistemleri ile sağlıklı bireylerde tekrarlanabilir sonuçlar elde edildiğini göstermiştir.1,2,3,4,5
Kuru göz, gözde rahatsızlık hissi, görme bozukluğu ve oküler yüzeyde hasara neden olabilecek gözyaşı filminde ozmolarite artışının eşlik ettiği gözyaşı ve oküler yüzeyin multifaktöriyel bir hastalığıdır.6 Gözyaşı filmi, kornea için pürüzsüz kırılma yüzeyi sağlar.7 Gözyaşı filmi bozulduğunda, optik yüzey düzensiz hale gelir ve ek optik aberasyon veya beklenmedik keratometrik ölçümlere neden olabilir.8,9,10,11 Oftalmoloji kliniğinde en sık rastlanan durumlardan biri kuru gözdür; önceki çalışmalarda, prevalansının %3,9 ile %16,7 arasında olduğu, yaşlılarda ve kadınlarda daha yüksek oranda görüldüğü bildirilmiştir.12,13 Kuru göz ve diğer göz patolojileri birlikte görülebildiği için, kuru göz hastaları arasında topografi ölçümlerinin tekrarlanabilirliğinin bilinmesi önemlidir.
Bu çalışmanın amacı, kuru göz hastalarında Sirius topografi cihazı ile yapılan ölçümlerin tekrarlanabilirliğini ve kuru göz hastaları ile sağlıklı kontroller arasında ölçümlerde farklılık olup olmadığını değerlendirmektir.
Gereç ve Yöntem
Üçüncü basamak sağlık kurumunda gerçekleştirilen bu retrospektif çalışma için etik kurul onayı (16.01.17 34/12) alındı ve çalışma boyunca Helsinki Bildirgesi’nin ilkelerine sadık kalındı.
Tüm hastalara Scheimpflug tabanlı korneal topografinin de (Sirius; Costruzione Strumenti Oftalmici, Floransa, İtalya) dahil olduğu oftalmolojik muayene yapıldı (Şekil 1). İnvaziv olmayan gözyaşı kırılma zamanı (NIBUT) ve meibografi yine aynı cihaz kullanılarak değerlendirildi.
Kuru göz grubuna, 2007 Uluslararası Kuru Göz Çalıştayı Tanım ve Sınıflandırma Raporu’na göre tanı alan hastalar dahil edildi.6 NIBUT değeri 10 saniyeye eşit veya daha düşük olanlar hastalar kuru göz grubuna dahil edildi. Sağlıklı kontrol grubuna bilinen hiçbir oftalmolojik patolojisi bulunmayan ve NIBUT değerleri 10 saniyeden uzun olan gönüllüler dahil edildi. Dışlama kriterleri; oküler hastalık öyküsü, kontakt lens kullanımı, geçirilmiş oküler cerrahi ve diğer ön segment patolojileri idi. Ayrıca kuru göz şiddet seviyesi 4 (şiddetli ve/veya engelleyici sürekli rahatsızlık hissi ve görme bulguları, belirgin konjonktival enjeksiyon, filamentli keratit, mukus birikmesi, gözyaşı kalıntısı, ülserasyon, trikiazis, keratinizasyon, semblefaron olan hastalar da çalışmaya dahil edilmedi.
Bulgular
Çalışmaya, 33 kuru göz hastasının 33 gözü ve 40 sağlıklı bireyin 40 gözü dahil edildi. Gruplar yaş ve cinsiyet bakımından benzer dağılıma sahipti. Sağlıklı kontrol grubuna kıyasla kuru göz grubunda NIBUT düşük ve meibomian bezi kaybı yüksek bulundu (Tablo 1).
Aynı hastanın tekrarlanan kornea topografisi ölçümleri arasında her iki grupta da minimum kornea kalınlığı, MKK, AD, apeks eğriliği, ön kamara hacmi, horizontal ön kamara çapı, iris-kornea açısı, kornea hacmi ve SimKOrt açısından mükemmel uyum olduğu görüldü. Tüm SK değerleri 0,90’dan büyüktü (Tablo 2).
Tartışma
Çalışmamız kuru göz ve sağlıklı kontrol gruplarında, tekrarlanan kornea topografisi ölçümlerinde minimum korneal kalınlık, MKK, AD, apeks eğriliği, ön kamara hacmi, horizontal ön kamara çapı, iris-kornea açısı, kornea hacmi ve SimKOrt açısından mükemmel uyum olduğunu gösterdi. Tüm SK değerleri 0,90’dan büyüktü. Özellikle biyometrik ölçümlerde kullanılan parametrelerden MKK ve SimKOrt için SK değeri kuru göz grubunda 0,99’dan yüksekti. AD için SK değeri 0,99 değildi ancak ölçümler arasında yüksek düzeyde uyum mevcuttu. Kararsız gözyaşı filminin düzensiz bir yüzeye neden olacağı ve topografik ölçümleri etkileyeceği beklenebilir. Gözyaşı film stabilitesi kaybolduğunda, refraktif yüzeyin kalitesi öngörülemez ve genellikle göz kırpmalar arasında önemli ölçüde değişir.11 Çalışmamızda, göz kırpmadan saniyeler sonra ve gözyaşı kırılma zamanından önce elde edilen ölçümlerin hızlı olmasının SK değerini arttırdığını düşünüyoruz. Buna ek olarak, görüntü kalitesinin yüksek olması, verilerin dikkatli ve deneyimli aynı kullanıcı tarafından elde edilmiş olması ve oda koşullarının sabit tutulması elde ettiğimiz yüksek tekrarlanabilir sonuçlarda etkili olmuş olabilir. Göreceli olarak düşük SK değeri farklı NIBUT paternleri sonucu ortaya çıkabilir (örneğin; merkeziye karşın periferik kuru noktalar); ancak bu çalışmaya kuru nokta paternleri dahil edilmedi.
Görüntülerin kalitesi korneal topografi cihazı tarafından otomatik olarak belirlendi. Çalışmamızda, araştırmacının yanlı davranması riskini önlemek için yüksek kaliteli iki görüntü kullanılmıştır. Sonuçlarımız, özellikle kuru göz hastalarında çok sayıda tekrarlanan ölçüm yapılması zaman alıcı olsa da en yüksek kalitede görüntü elde edebilmek için gerekli olduğuna işaret etmektedir. Bu ileride yapılacak araştırmalar için bir hedef olabilir.
Bildiğimiz kadarıyla, MKK dışında kuru gözün ön segment topografisinin tekrarlanabilirliği üzerine etkisi günümüze kadar bildirilmemiştir. Lee ve ark.15 tarafından MKK için bildirilen SK değeri 0,891’dir ve kullanılan ölçümlerin görüntü kalitesinden bahsedilmemiştir. Bu değer bizim çalışmamızda bulunan değerden daha düşüktür. Ancak, Epitropoulos ve ark.11 intraoküler Master cihazı ile yapılan değerlendirmede hiperozmolar gözlerin %10’unda hesaplanan intraoküler lens güçleri arasında 0,5 D’den daha fazla fark olduğunu göstermiştir. Çalışmalarında, gözyaşı hiperozmolaritesi ile keratometri ölçümlerinde düşük tekrarlanabilirlik arasında ilişkili olduğu gösterilmişlerdir.11 Kuru göz hastalarında yapay gözyaşı tedavisinin, kornea optik kalitesinin artmasında, anterior kornea yüzeyinin yüksek sıralı aberasyonları ve topografik ektazi parametrelerini iyileştirerek etkili olduğu gösterilmiştir.8,16 Zemova ve ark.17 Pentacam topografi cihazı ile gerçekleştirdikleri çalışmalarında kuru göz ve keratokonus hastalarındaki topografik değişimler arasında bir ilişki olmadığını bildirmiştir. Koh ve ark.7 Oculus Scheimpflug görüntüleme sisteminin C-Quant straylight metresi ile ölçülen oküler ileri ışık saçılımı ve ön korneadan korneal geri ışık saçılımının kuru gözlerde normal gözlere göre daha fazla olduğunu bildirmiştir. Akyol-Salman ve ark.18 ultrasonik pakimetre ölçümleri açısından kuru göz hastaları ve sağlıklı kontroller arasında anlamlı bir fark olmadığını bildirmişlerdir. Ancak, Dayanir ve ark.19 tarafından yapılan bir çalışmada ultrasonik pakimetri ölçümü sırasında hastaların göz kırpmasının engellenmesi ile bir dakikalık kuruma sonucunda korneal kalınlıkta anlamlı azalma meydana geldiği bildirilmiştir.
Güncel literatürde, çalışmamızda elde edilen sonuçlar ile uyumlu şekilde, Sirius Scheimpflug-Placido topografi cihazının tekrarlanabilirliği hakkında birçok çalışma mevcuttur. Bu çalışmalar, sağlıklı bireylerde, miyopik refraktif cerrahi sonrası veya keratokonuslu gözlerde gerçekleştirilmiştir.1,3,4,20 Bildiğimiz kadarıyla, kuru göz hastalarında korneal topografi cihazları kullanılarak gerçekleştirilen tekrarlanabilirlik çalışması yoktur. Şiddetli olguların dahil edilmediği kuru göz grubumuzda korneal topografi parametrelerinin tekrarlanabilirliği mükemmeldi.
Diğer ön segment görüntüleme sistemlerinin de iyi tekrarlanabilirliğe sahip oldukları gösterilmiştir. Güler ve ark.21 sağlıklı, keratokonik ve refraktif cerrahi yapılan kornealarda Galilei çift Scheimpflug analiz cihazı kullanarak yapılan ön segment ölçümlerinin tekrarlanabilirliği ve tekrar gerçekleştirebilirliğinin iyi olduğunu bildirmişlerdir. Martin ve ark.22 Pentacam cihazı ile sağlıklı gözlerde korneal kalınlık ölçümünün tekrarlanabilirliğini değerlendirmiş ve tekrarlanabilirliğin yüksek olduğunu bildirmişlerdir. Ortiz-Toquero ve ark.23 keratokonuslu ve sağlıklı gözlerde Oculus Keratografinin tekrarlanabilirliğini karşılaştırdı ve her iki grupta da ölçümlerin tekrarlanabilir olduğunu buldu.
Sonuç
Sonuç olarak, Scheimpflug görüntüleme tabanlı Sirius korneal topografi sistemi ile hem kuru hem de sağlıklı gözlerde yapılan muayenelerin sonuçları tekrarlanabilir özelliktedir. Bu sebeple, bu cihaz sağlıklı popülasyonun yanı sıra kuru göz sendromlu hastalarda ön segment patolojilerinde tarama ve tanı amaçlı kullanılabilir. Çok şiddetli kuru göz hastalarında ölçümlerin tekrarlanabilirliğini araştırmak amacıyla yapılacak çalışmalara ihtiyaç vardır.